Atatürk ile İngilizler arasındaki bağ neydi?
Neden İngilizler Atatürk’ü seviyor ve Atatürk de “İngilizler beni sever” diyordu?
Detaylara girmeden vakıaların üzerinden soru sormakla yetinecek ve Çanakkale Savaşının dışında hiçbir konuya girmeyeceğim.
Müslüman milletimizi işgal eden İngiliz ve ittifak güçlerin işgalini püskürten ecdadımızın zafer yazdığı malumdur. Her ne kadar savaşanın Osmanlı Devleti ve Atatürk’ün de Osmanlı Ordusunda görevli her subay gibi asker olduğu gerçeği tartışılmaz ise de haçlıların yazdığı ideolojik tarih, bu zaferin sahibi Atatürk olarak dikte etmiş, İngilizleri, Yunanlıları, Fransızları ve İtalyanları yenilgiye uğratan bir kurtarıcı olarak kabul ettirmiştir. Dolayısıyla Atatürk, İngilizlerin ezeli bir düşmanı ve sözde batmayan güneş olan şöhretlerini batıran adam olarak asla sevilmemesi ve dost edinilmemesi gereken bir düşmandı.
İngilizler, Çanakkale Savaşında 115.000 ölü ve 80.000 yaralı vermek suretiyle hezimete uğramış ve hezimetim mimarı da Atatürk olduğuna göre, tüm İngiliz halkınca lanetlenmesi gerekli bir hasım olmalıydı.
Oysa Atatürk başta İngilizler olmak üzere haçlı ittifak devletlerinin övgü ve ödüllerine mazhar olabilmesinin sebebini hiç sorguladınız mı? Tarihin hangi döneminde onur ve itibarı ayaklar altına alınan bir devlet ve millet, kendilerini pespayeye dönüştürerek askerlerini öldüren, halkını öksüz ve yetim bırakan, ordularını yenen azılı bir düşmanına övgüler dizebilmiş ve ödüllerle yüceltebilmiştir? Tek bir örnek gösterebilinir mi?
1930’da İngiliz Kralı tarafından Atatürk’e verilen dizbağı nişanın amacı neydi? Ki, son derece kibirli, kinci, intikamcı ve üzerine güneş batmamakla gururlanan bir millet, hezimete uğratan düşmanına böylesi bir sevgi ve desteğinin altında yatan gerçek ne olabilirdi?
“Savaşta Türkiye’yi kurtaran, savaştan sonra da Türk Ulusu’nu yeniden dirilten Atatürk’ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de en büyük kayıptır. Her sınıf halkın O’nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahramana ve modern Türkiye’nin Ata’sına layık bir tezahürden başka bir şey değildir.” Winston Churchill
İngilizler, Kraliyetin en büyük ödülü olan ve sadece kendi çıkarlarına hizmet eden sayılı yabancı devlet adamlarına verdikleri dizbağı nişanını Atatürk’ün kabul etmemesi, milletin soracağı ağır hesaptan ürkmesinden dolayıydı.
Gerek İngiliz gerekse Avrupa’nın Müslüman Türkler karşısında yenilip yenilmemesi önemli değil, ezeli düşmanları Osmanlı Devleti’nin kökten yıkılıp, İslam yerine hümanitenin kabul edileceği laik milliyetçiliğin iktidar olmasıydı. Zaten dizbağı nişanın sonradan ayakbağı olacağını kendileri de itiraf etmişlerdi.
Şimdi soruyorum! Başta İngilizler olmak üzere haçlılarla ölüm kalım savaşı veren milletimizin başındaki devlet başkanı Atatürk’e böylesi bir sevgi, saygı ve dostluğun sebebi neydi? Hiçbir savaşta yenilgiye uğratamayıp barbarlıklarına ve sömürgeciliklerine fırsat vermeyen Osmanlı Devleti’ni yıkması ve İslam birliği olan halifeliği kaldırmasından dolayı mıydı?
Atatürk, İstanbul’a geldiğinde, Osmanlı Devleti tarafından Saltanat Gezinti Gemisi olarak 1903’te yaptırılan ve II. Abdülhamit’in bir kere olsun binmeyip, önce Haliçte demirli kalan ve sonra II. Abdülhamit tarafından I.Dünya Savaşı sırasında donanmanın emrine verilerek, İstanbul’dan Çanakkale’ye cephane taşıyan Ertuğrul Gemisi ile geziyor ve yabancı misafirlerini ağırlıyordu.
1938 yılında İngiliz Kral VII. Edward, İstanbul’u ziyaret ettiğinde bacadan dökülen kurum, amansız Türk düşmanı Majestelerinin beyaz pazenlerine kirletince, Atatürk, Çanakkale’de zafer yazan şehit ve gazilere cephane taşıyan tarihi Ertuğrul’un hurdaya gönderilmesine karar vererek, yeni bir cumhurbaşkanlığı yatı araştırılması için emir vermiş ve 4 milyon dolar ödeyerek ancak birkaç kez binebildiği Savarona’yı satın alınmıştı.
Atatürk’ün Kralı Edward’ın kurumla kirlenen pazenlerine Çanakkale’deki şehit kanlarının simgelerinden Ertuğrul Gemisi’ni kurban etmesi, nasıl tanrısal bir vefanın neticesiydi? Atatürk, İngilizlere karşı savaşan Müslüman Türk ordusuna hizmet etmiş, anılarla dolu ve şehid kanlarıyla yıkanmış tarihi ve kutsaliyeti olan bir gemiyi, İngiliz Kralının pazenlerini kirletti gerekçesiyle hurdaya göndermesini izah edebilecek bir akıl var mıdır?
“Bilelim ki, milli benliğini bilmeyen milletler, başka milletlere yem olurlar.” Atatürk
Mehmet Ali Şadoğlu Blog 
mehmet ali denen soytarı, sana hayvan demiyorum çünkü hayvanlar senin kadar cibiliyetsiz olamaz herhalde sen bu şekilde bir gündem yaratarak bir mütehattlik kaparsın.
ben bu konuda iki mustafa görüyorum. birincisi bıyıklı diğeri bıyıksız. ve fikriye hanım aşktan ölmedi. makamına giremedi belki de girmemesi görmemesi gerekiyordu. ve aşk vardı tabii ki bu aşk intikam dahi alabilirdi. çünkü ihanet etmesi anlamsızdı paşanın ama paşa görmek dahi istemedi! halbu ki engel yoktu. bence fikriye hanımın ölümü iki mustafa gerçeğini perçinliyor. sır bir ölüm sır bir ikinci hayat. tepeden tırnağa bıyıklı mustafaya muhalif bıyıksız ikinci bir mustafa gerçeği düşüyor tarihin karanlık sayfasına. bu konular çok düşünülmesi konular 1923 ile 1928 bir değil sanki her ikisinde ki adam aynı adam değil. ne diyorsunuz olabilir mi? Birisi Osmanlı diğeri batılı…
o dönemde zaten Osmanlı sömürülüyordu. O kapitülasyonlar yani -sen anlamınıda bilmezsin şimdi- ayrıcalıklar yüzünden Osmanlı İmparatorluğu sömürülüyordu. Osmanlı İmparatorluğu diye birşey kalmamıştı zaten hatta devlet bile kalmamıştı. Atatürk sayesinde Bu devlet Türkiye Cumhuriyeti devleti adıyla küllerinden doğmuştu. Tamam Atatürk düşmanısın ama biraz bilgin olması lazım ve bazı gerçekleri insanlara çarpıtmadan anlatman lazım. İslam birliği dediğin halifelik sistemi yani hilafet o dönemde amacından sapmış ve dönemin padişhları dolayısıyla da halifeleri bu sistem dini bütünlüğü sağlamak için değil, sadece ve sadece kendi çıkarları için kullanıyorlardı. Bu yüzden diğer İslam devletleri özellikle araplar artık halifenin sözünü dinlemiyordu. O tarihi gemi belki hurdaya gönderilmeyip restore edilebilirdi ama senin de dediğin gibi yıllarca kullanılmış, koskoca bir Çanakkale Savaşı geçirmiş geminin(ve hatta bir de Kurtuluş Savaşı geçirmiş) savaştan sonraki dönemde kullanılmasını beklemek çok yanlıştır. Yani sizin gibiler sadece görmek istediklerini görmektedirler. Tarihe adını altın harflerle yazdırmış, Tüm dünyanın saygısını kazanmış bir devlet adamına, bir kahramana bu şekilde ithamda bulunmak saygısızlık ve bilgisizliğin sonucudur. Şu an sizin babanız belliyse bu İngiliz yanlısı dediğin Atatürk sayesindedir. Ulu Önder Atatürk İngiliz yanlısı olsaydı hiç çekinmeden o dönemin İngiliz yanlısı örgütlere katılıp, onları da arkasına alıp İngiliz himayesine girebilirdi. Bunları yapmadı çünkü o TÜRKTÜ, ATATÜRKTÜ! Bu güne kadar Büyük Atatürk’e Yunan dediniz, bu ithamınızdan bir sonuç çıkmadı şimdide onu İngiliz ajanı olmakla mı suçluyorsunuz? Hangi ajan ekmek yediği kaba pisler? Hangi ajan bağlı olduğu devlete ihanet eder? Şu an Türkiye Cumhuriyeti devletinin olması, bu devletin bir bayrağı olması ve bir milli marşımızın olması Atatürk’ün ajan olmadığını gösteren en önemli 3 unsurdur. Atatürk’ün (pardon sizin ifadenizle iki ayyaşın) hazırladığı anayasanın ilk 3 maddesini incelerseniz Atatürk’ün ne kadar büyük bir lider ve ne kadar büyük bir TÜRK olduğunu görürsünüz. Şimde ben de size bir soru soruyorum: Siz dedelerinizin yapamadıklarını mı yapmaya çalışıyorsunuz? Sizin dedeleriniz bu ülkeyi bölmeye çalışırken, yok etmeye çalışırken, Atatürk yok olmak üzere olan bir milleti ve devleti tekrar ayağa kaldırdı diye mi bu düşmanlığınız ve iftiralarınız? Bu hangi dine, hangi vicdana sığar? ATA’mızın ve şehitlerimizin aziz ruhuna yaptığınız bu saygısızlık iki cihanda sizin yakanızda olacaktır ve sizi asla rahat bırakmayacaktır. Saygılar(!)
ingilizlerle türklerin arasındaki tek bağ bumuydu gemi zaten eskimiş kurumda sadece neden olmuştur bide doğmamış çocuğuma mektup yazın benden de selam söyleyin
bende sorgulayan biri olarak hep kafamda bir soru işaretidir bazı noktalar, neden Çanakkalede alınmaya çalışılan tarihi jeopolitik stratejik,dini,kültürel unsurları içinde bulunduran İstanbul kurtuluş savaşında savaşssız alınıp geri verilmiştir, İstanbul müzakere siyasetle geri verilcek kadar basit bir yer değil..ikincisi bizim lozanda telgraflarımıza kadar sızan İngilizler,bizim mühimmatımızın sınırlı olduğunu biliyorlardır ve kendileri adına hindistandan ordan burdan asker getirip savaştırabilir ve kendi halkını da öldürtmeden anadolu çok basit işgal ettirebilirdi neden hiç savaşmadılarr,fransa bir köy il ayaklanmasıyla geri adım atcak bir ülkemi herşey bu kadar basitse taa buraya sırf bunun ıcın mı geldıler,en ufak ayaklanma ile geri çekildilerr..afrıkada işgal ettiği yerlerde hiç bir direnişle karşılamamışlardı herhalde..kafamda bir sneryo var aslında özgür bir ortam olsa çekmek imkanım olsa keşke..bence herşey arı burnunda başlamıştı;ordan yıldızı yüklesen bir paşa.m.kemal..
Şaka mısın ya bunu ciddiye bile alan insanın aklından şüphe ederim söylesene amerika rte yi niye seviyo
” Başta İngilizler olmak üzere haçlılarla ölüm kalım savaşı veren milletimizin başındaki devlet başkanı Atatürk’e böylesi bir sevgi, saygı ve dostluğun sebebi neydi? Hiçbir savaşta yenilgiye uğratamayıp barbarlıklarına ve sömürgeciliklerine fırsat vermeyen Osmanlı Devleti’ni yıkması ve İslam birliği olan halifeliği kaldırmasından dolayı mıydı?”
Pardonda fırsat vermeyen dediğin Osmanlı zamanında o kadar büyüdüler. Kaç savaşta denge siyasetiyle ingilizlerin eline düşüldü?
En son paragrafta yazdığın kadarıyla gayet bacasından kurum dökülüp milletin üstünü kirleticek kadar eskimiş ise bir gemi evet cumhurbaşkanlığı aracı olarak kullanmak hoş değil değiştirilir. He dersenki müze yapılsa vb… evet tartışılır.
Aynı şekilde şu an köşke yapılan masraflarıda bir zahmet eleştirelim o zaman.
Birde ingilizler duygusal davranmaz 100 yıl savaştığı fransayla yeri gelir kardeşlik yapar.
O zaman burdan şu çıkarırız Erdoğan amerikalılarla iyi geçiniyo amerikanın adamı. israilden ödül aldı israilin adamımı diyede bir yoklayalım.
Ama tam bu günlerde facebookta sabah sabah önüme çıkıyorsan kusura bakma senin birilerinin maşası olup ortalığı gazladığın konusunda aklımda oluşan düşünceler için beni suçlayamazsın.
He hayır diyorsan bir benden sana rica bu konularıda bir eleştir okuyalım.
Arkadaş bu kadar cahillik olur pes ulan senin dediğin Zamanda Osmanlı’dan esermi kalmıştı zaten sömürge ve işgal altında olan bir devlettin son demlerini yaşıyor ölmemeye çalışıyordun harbi aptallıkta sınır tanımıyorsun osmanlıyı Atatürk yıktı yani senin deyiminle gerizekalı herif yani Atatürk İngilizlerin istediğini yapsaydı ajanı olsaydı İnan o zaman yapabilecekleri çok şey vardı bikere adı Türkiye cumhuriyeti olmazdı düz mantık baksan bile bunu görmen yeterli